Doğanın kucakladığı, inançların yeşerdiği, efsanelerin dilden dile dolaştığı bir şehir: Tunceli. Bu eşsiz yolculukta tarih, kültür, doğa ve adalet duygusuyla yoğrulmuş bir coğrafyanın izini süreceğiz. Munzur’un serinliğinde nefes alacak, halk ozanlarının sesiyle yüzyılları dinleyecek, gözelerden çıkan berrak su gibi ruhumuzu tazeleyeceğiz. Hazırsanız, doğayla barışık bu yolculuğa birlikte adım atalım.
Alevi-Bektaşi kültürünün kutsal simgelerinden biri olan bu cemevinde; birlik, hoşgörü ve inançla yoğrulmuş bir atmosferde duraklıyoruz. Mimari sadeliği ve iç huzuruyla ziyaretçilerini derinden etkileyen bir mekân.
Dersim’in hafızası olan Seyit Rıza’nın heykeli önünde saygı duruşu… Adalet, direniş ve onurun simgesi olan bu meydanda bölge tarihinin acı ama onurlu izlerini hissediyoruz.
Binlerce yıllık birikimin sergilendiği bu müzede, Paleolitik dönemden Osmanlı'ya kadar uzanan bir tarih yolculuğuna çıkıyoruz. Bölgeye özgü eserler, heykeller, takılar ve günlük eşyalar geçmişin sessiz tanıkları.
Munzur’un üstünde zarifçe yükselen bu köprüde, hem doğayla hem şehirle iç içe olmanın keyfini yaşıyoruz. Fotoğraf tutkunları için eşsiz bir durak.
Tunceli’nin saklı cenneti Ovacık’ta kısa bir yolculuk… Temiz havası, geniş düzlükleri ve sakin doğasıyla ziyaretçilerine huzur sunuyor. Organik ürünleriyle ünlü köylerinde kısa alışveriş molası.
Türkiye’nin en büyük milli parklarından biri olan bu vadide, her adımda başka bir mucizeye tanık oluyoruz. Endemik bitkiler, yaban hayatı ve göz kamaştıran doğa manzaralarıyla adeta bir açık hava cenneti.
Munzur Dağları’nın eteklerinden çıkan kaynak sularında doğanın nabzını dinliyoruz. Gözelerin çevresinde yapılan yürüyüşlerle hem dinleniyor hem yenileniyoruz.
Adrenalin tutkunları için Munzur Çayı eşsiz bir deneyim sunuyor. Rehberler eşliğinde yapılan rafting turuyla hem doğayla bütünleşiyor hem heyecanı zirvede yaşıyoruz.
En yeni turlarımızı ve size özel fırsatları kaçırmamak için şimdi
hemen üye olun.
İlk yorumu siz yapın